kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
32,3350
EURO
35,1334
STERLIN
41,0673
BITCOIN
$70.857
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Orta şiddetli yağmur
13°C
LONDRA
13°C
Orta şiddetli yağmur
Cuma Hafif yağmur
14°C
Cumartesi Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
12°C
Pazar Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
10°C
Pazartesi orta şiddetli yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
8°C

İsrail kazanabilir mi?

26.07.2014
0
A+
A-

İsrail ordusunun karşısında bir Arap ordusu olsa kazanır. Geçmişteki tüm böylesi savaşları kazanmıştı. Şimdi de kazanır. Ama, İsrail’in güvenliğini tehdit eden düzenli bir ordu yok.

İsrail ordusunun karşısında bir Arap ordusu olsa kazanır. Geçmişteki tüm böylesi savaşları kazanmıştı. Şimdi de kazanır. Ama, İsrail’in güvenliğini tehdit eden düzenli bir ordu yok. Ortadoğu’daki gelişmeler nedeniyle İsrail dıştan kaynaklanan tehditler yönünden en rahat dönemini yaşıyor. Aslında 1978 Camp David Anlaşmaları ile İsrail’e yönelik bir Arap ordusu/orduları saldırısı olasılığı ortadan kalkmıştı. Irak ve Suriye’nin çökmesi ile bu tehlike tamamen yok oldu. İsrail tanklarının, savaş uçaklarının karşısında düzenli bir ordu yok. İşgal altında olan bir halk var. Filistin halkı var.

Düzenli bir ordunun tanklarının, savaş uçaklarının işgal altındaki bir halkla savaşı başka bir ordu ile savaşmaktan çok farklıdır. Dünyada sömürgecilik çoktan yıkıldı. İsrail, sömürgeci olmakta, Filistinlilere ait toprakları işgal altında bulundurmakta, Filistinlilere insan muamelesi yapmamakta ısrar ediyor. Arkasında sömürgeciliğe karşı olduğunu söyleyen ve İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra İngiltere ve Fransa’nın sömürge imparatorlıklarının yıkılmasına gerçekten destek veren ABD var. Yani, 2014’te ABD sömürgeciliğe arka çıkıyor. İsrail, sömürgecilikten vazgeçerek güvenliğini çok daha güçlendirebilir. Her yönden bölgenin en gelişmiş ülkesidir. Refah düzeyi en yüksek, altyapısı, ekonomisi en gelişmiş, teknolojide çok ileri gitmiş, ordusu en güçlü ülke. Niçin Filistinlilerle iki devlet temelinde bir barışa katkı koymuyor? Niçin sömürgeci kalmakta ısrar ediyor? Bunu anlamak zor.

El Cezire’den Marwan Bishara’nın “On stupidity and war” başlıklı makalesinde işaret ettiği gibi tarihte çok güçlü sömürge orduları askeri açıdan zayıf halkları yenmeyi başaramadılar. İspanya, Portekiz, İngiltere, Fransa, Hollanda sömürge savaşlarını kazandı mı? Fransızlar Cezayir’de her türlü vahşete, barbarlığa imza attılar. Sonuçta kaybettiler. ABD, Vietnam savaşını kazandı mı? Amerikan ordusu Vietnamlılardan kat kat güçlüydü. Atom silahı dışında elindeki tüm silahları kullandı. Yüzbinlerce sivili öldürdü. Katliamlar yaptı. Tonlarca bomba yağdırdı. Peki, kazandı mı? Kaybetti. Elinde savaşı sürdürecek, çok daha fazla insanı öldürecek olanaklar vardı. Ama, durması gereken noktaya geldiğini kavradı ve durdu. İsrail de bir gün bunu kavrayacak. Geçici başarılar sağlayabilir ama stratejik başarı sağlayamaz. Sömürge savaşlarını kazanmak mümkün değildir.

Soğuk Savaş çerçevesinde Vietnam’da ABD’nin Çin ve Sovyetler Birliği faktörlerini hesaba katması gerekiyordu. İsrail’in böyle bir derdi yok. Filistinlilere Arap ülkeleri bile sahip çıkmıyor. Dünya suskun. Peki, bu durum İsrail’in kazanacağı anlamına gelir mi? Filistin halkı işgale karşı direndiği sürece İsrail’in stratejik zafer kazanması mümkün değildir. Gazze’nin tümünü işgal edebilir. Bunun insani faturası şimdikinden çok daha ağır olur ama mümkündür. Gazze’nin tümünü işgal ettikten sonra Hamas’a ağır darbe vurabilir. Bu zafer anlamına gelir mi? Gelmez. Geçici başarılar olur. Gazze’de yaşayan Filistinliler İsrail işgaline karşı direnişi sürdürecekler. Gazze’ye yönelik saldırılar, çoğu sivil 1000’i aşkın insanın ölmesi Filistinlilerin direncini kırmadı. Tam tersine biledi, güçlendirdi. Batı Şeria bölgesindeki Filistinliler, İsrail nüfusunun yüzde 20’sini oluşturan Filistinliler, Gazze halkı ile kenetlendi. Tek yumruk oldu. Mahmud Abbas kaybederken Hamas güçlendi. İsrail’in bu mücadeleyi kazanması için ya soykırım yapıp tüm Filistinlileri öldürmesi, ya da tümünü etnik temizliğe tabi tutup komşu ülkelere sürmesi gerekir. Bu yönde sesini yükseltenler “hepsini öldürelim, hepsini kovalım” diyenler var. Ama, İsrail bunu yapabilir mi? Aklı başında insanların böyle bir şeyi düşünmesi mümkün mü? O zaman geriye siyasi çözüm kalıyor. Filistinlilerin kendi devletine sahip olacağı ve İsrail’in güveliğinin garanti altına alınacağı bir çözüm aklın gösterdiği yoldur.

İsrail kazabilir mi? Filistinlilerle barış yaparak, sömürgecilikten vazgeçerek kazanabilir. Savaşla, katliamla kazanamaz. Bu gerçeği gören aklı başında İsrailliler var. İsrail’in iç güvenliğinden sorumlu Shin Bet örgütünün geçmiş yöneticilerinden Yuval Diskin, Der Spiegel dergisi ile yaptığı söyleşide, Batı Şeria bölgesinde yeni bir İntifada olasılığına işaret ediyor, Filistinlilerin hiçbir zaman İsrail işgalinin oluşturduğu statükoyu kabul etmeyeceklerini vurguluyor (They will never accept the status quo of the Israeli occupation), İsrail’in güvenliğinin sadece barış yolu ile sağlanabileceğini vurguluyor. Barış için her iki tarafta güçlü ve vizyon sahibi liderler gerek. Maalesef şu anda böylesi liderler yok.

Gazze’deki savaşın sorumluluğu kime aittir? İsrail Hamas’ı suçluyor. Hamas İsrail’i suçluyor. Bu konuda New Republic’te John B. Judis imzalı ilginç bir makale yayınlandı. İlgilenenler mutlaka okumalı. Makale şimdi yaşananları tarih perspektifi içine oturtuyor. Judis’e göre son zamanlarda Filistinliler barış ve uzlaşıya doğru adım atarken İsrail aksi yönde ilerliyor. İşin özü burada. Netanyahu, iki devlete dayalı çözüm istemiyor. Obama yönetimi bu konuda etkili olamıyor.

Bu sabah itibarıyla Gazze’de 12 saatlik ateşkes ilan edildi. Paris’te ABD, AB, Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere, Türkiye ve Katar’ın katıldığı önemli bir toplantı yapıldı. İsrail ateşkesi 4 saat uzattığını açıkladı. Umarız diplomatik çabalar kalıcı bir ateşkese yol açar. Bir-iki yıl sonra aynı şeyleri yeniden yaşamamak için İsrail ve Filistinliler arasında iki devlete dayalı kalıcı bir çözüme ulaşılması gerekir.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.