18 Eylül’de yapılacak bağımsızlık referandumu iş dünyasını da ikiye böldü.
İskoçya’da faaliyet gösteren 200’den fazla firmanın temsilcisi yayınladıkları açık bir mektupla bağımsızlık referandumunda ‘Evet’ oyu kullanılması çağrısında bulundular.
The Herald gazetesinde yayımlanan mektuba imza atan isimler arasında, İngiltere’nin en büyük otobüs ve tren taşımacılığı şirketlerinden Stagecoach’un sahibi Sir Brian Souter, £1 milyarın üzerinde varlığa sahip yatırım firması Clyde Blowers’ın direktörü Jim McColl, ve ülkenin en büyük bahis şirketi William Hill’in eski CEO’su Ralph Topping gibi işadamları yer alıyor.
Bildiri, bir başka gazetede bir kaç gün önce yayınlanan ve bağımsızlık konusunda ikna olmadıklarını söyleyen 130 işadamının imzasını taşıyan mektuba yanıt olarak değerlendiriliyor. Metinde bağımsızlığın, İskoçya’nın kendi kaynakları ve zenginliklerinin bütün vatandaş ve girişimcilere katkı yapacağı savunuldu. Bağımsızlık yanlısı kampanyanın lideri İskoçya Birinci Bakanı Alex Salmond, bildiriyi memnuniyetle karşıladığını belirtirken, ayrılığını İskoçya’da daha fazla yatırım ve işgücü sağlayacağı görüşüne katıldığını vurguladı.
İki yıl önce İstanbul deniz taşımacılığına da yatırım yapan Stagecoach firmasının sahibi Sir Brian Souter, İskoçya’nın bağımsızlığına açık destek veren isimler arasında yer aldı.
HAYIR’CI İŞADAMLARI DA MEKTUP YAYINLAMIŞLARDI
Aralarında HSBC, madencilik devi BHP Billiton ve enerji firması BG Group gibi çok sayıda büyük firmanın yöneticisi de bir süre önce yayınladıkları bir mektupla İskoçya’nın bağımsızlığı konusunda ikna olmadıklarını kaydetmişlerdi. Gıdadan bankacılığa çeşitli alanlarda faaliyet gösteren 130 dolayında firmanın CEO’larının imzasını taşıyan mektup, The Scotsman isimli gazetede yayınlandı. Bir araya gelmelerinde herhangi bir politik motivasyon bulunmadığını vurgulayan firma yöneticileri, iki tarafın da argümanlarını dikkatle incelediklerini, ancak bağımsızlık konusunda ikna olmadıklarını ifade ettiler.
Bildiriye imza atan şirketler arasında bulunan Edinburg merkezli yatırım ve tasarruf firması Standard Life, daha önce yayınladığı bir açıklama ile İskoçya’nın bağımsızlık referandumunda ‘evet’ kararı çıkması ve Birleşik Krallık’tan ayrılması halinde, merkezini ülke dışına taşıyabileceğini duyurmuştu. Bu yönde bir karar, 189 yıldır İskoçya’da faaliyet gösteren firmanın 5 bin dolayında çalışanını işlerini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya bırakabilecek.
SON TV TARTIŞMASINDAN AYRILIKÇILAR GALİP ÇIKMIŞTI
İskoçya’da 18 Eylül’de yapılacak bağımsızlık referandumu öncesinde taraflar geçen hafta son kez televizyon tartışmasına karşı karşıya geldiler. İngiliz hükümeti ve muhalefetinin desteklediği ayrılık karşıtı kampanyayı yürüten eski bakan Alistair Darling ile bağımsızlık yanlısı İskoçya bölgesel hükümetinin Başbakanı Salmond arasındaki televizyon tartışmasından bu kez Salmond galip çıktı.
Ortak para birimi, petrol gelirleri ve nükleer silah konularının ateşli tartışmalara konu olduğu program sonrası yapılan ankette, izleyicilerin yüzde 71’i Alex Salmond’ın performansını daha iyi bulurken, bağımsızlığa karşı olan Darling ise ankete katılanların sadece yüzde 29’u tarafından beğenildi.
İskoçya bölgesel hükümetinin Başbakanı Salmond, Kuzey Denizi’ndeki bu rezervlerin kontrolünün paylaşılmasının İskoçya’yı dünyanın en zengin ülkelerinden biri yapacağını ve bağımsızlıklarının sektöre büyük katkısı olacağını iddia ediyor. İngiltere Başbakanı David Cameron ise petrol ve doğalgaz rezervlerinin İskoçya’nın Birleşik Krallık’ta kalmasıyla daha iyi işletileceğini savunuyor.
Alex Salmond’ın liderliğindeki İskoçya bölgesel hükümeti geçen haziranda bağımsızlık halinde hazırlanacak anayasanın ilk taslağını yayımlamıştı. Buna göre İskoçya Birleşik Krallık’tan bağımsız bir ülke olacak ancak İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth devletin başında bulunmaya devam edecek denilmişti. Taslakta ayrıca mevcut İskoç bayrağının korunacağı, milli marşın ise İskoç parlamentosu tarafından belirleneceği belirtilmişti.
18 Eylül’de yapılacak bağımsızlık referandumunda Birleşik Krallık’tan ayrılma kararı çıkması halinde İskoçya hükümeti anayasanın hazırlanmasını sağlayacak yasa tasarısını İskoç parlamentosuna sunacak. İskoçya hükümeti, anayasada yer alacak unsurlarla ilgili kamuoyunun da görüşlerini alacağını bildiriyor.
Referandumdan “evet” sonucu çıkması ve müzakerelerde anlaşılması halinde İskoçya’nın Birleşik Krallık’tan tam bağımsızlığının 2016 yılından önce gerçekleşmesi öngörülmüyor.
BBC’de yayınlanan son bağımsızlık tartışmasının galibi bu kez ayrılıkçıların lideri Alex Salmond (sağda) oldu.
